AN 2

Günün ilk güneş ışığı odasına usulca girerken araladı gözlerini. Bedenini kaldırmak istemiyor, tembelce yatmak istiyordu. Yavaşça bedenini kaldırdı yatağından ve kıvırcık saçlarını tokanın zalimliğinden bırakıp omuzlarına  özgürce yayılmasını sağladı. Anda kalmayı çok sevdiği aklına geldi bir an , her anın kıymetini bilmesi gerektiğini kendine hatırlattı yeniden. Yataktan doğrulduğu an  derin nefes aldıktan sonra birden  gideceği bir yer olduğu aklına geldi, uzun zamandır gitmesi gereken ama ertelediği bir yer. Eli beyaz tişörtüne gittiğinde bir an dejavu yaşıyormuş gibi hissetti. Hareket etmeden bu düşünceyi bir an düşündü. Hep dejavu yaşardı, herkes yaşıyor aynı şey işte diyerek çok da önemsemedi bu durumu ve Jean pantolonunu giymeye başladı. Merdivenlerden aşağı hızlı adımlarla adeta uçarak indi, ayağını sakatlamadığı için şanslıydı. Apartman kapısından bedenini dışarı çıkarttığı an bu ne kalabalık diye geçirdi içinden . oturduğu yer insanların yoğunlukta olduğu ve pek gelmek istediği bir yer değildi.  İnsanların arasından geçmeye  çalışıyor, bedenini yan çeviriyor bedenler yığınından geçmeye çalışıyor, adımlarını hızlandırıyordu. Çantasını birinin tuttuğunu hisseder gibi olduğunda başını çantasına doğru çevirdi ve panikle çantayı kendisine çekti. Nefes nefese kalmış , korkmuştu. Bu insan kalabalığı da neydi böyle diye düşündü tekrardan. İçini istemeden  garip bir huzursuzluk kaplamıştı .  Adımlarını hızlandırdığı anda omzuna kocaman bir omuz çarpmıştı, bedeni savruldu ve kendini tutamayıp yere düştü. Bir süre kendinde  kalkacak gücü bulamadı , omzuna bir el dokunduğu an yüzünü titrek bir şekilde ona çarpan bedene  çevirdi.  Gözleri yuvarlarından çıkacak kadar büyüdü. Karşısındaki şu anda boşanma davası için gittiği kocasıydı. Ve birden her yer bembeyaz kesildi.

Gün ışığı odasına vururken gözlerini aniden açtı. Bu anı daha önce yaşamıştı. Korku içinde aniden kalktı ve giyinmeye başladı. Bedeni onun kontrolünden çıkmış gibi giyinmeye devam ediyordu. Beyaz tişört ve Jean giydi aynı birkaç dakika önce yaptığı gibi.  Birden kafasına balyozla vurulmuş gibi sarsıldı ve farkına vardı. Anın içine sıkışıp kalmıştı ama bu nasıl olabilir! Diye geçirdi içinden. İzlediği filmlerde olmuyor muydu bunlar? Kendini cimcikleyip uyanmayı denedi, kolundaki uyuşukluğun geçmemesi ve hala aynı yerde olması rüyada olmadığı anlamına geliyordu. İçini korku kapladı bir anda. Başına gelebilecek en saçma şey gelmişti! Ayakları ondan izin almadan hareket ediyor ,kapıya doğru hareket ediyordu bedeni. Merdivenlerden aynı hızda atlayarak çıktı. Kalabalığın arasına girdiğinde başka birine dokunursa belki bu kabustan uyanabileceği aklına geldi. Elini yavaşça yanından geçen sarı saçlı bir kadının omzuna dokundurdu , tepki yoktu. İnsanlar karışıklık içinde birbirlerini iterek aynı yöne gitmeye çalışıyorlardı, onun gittiği yönün tam tersine. Çantasına birinin dokunduğunu hisseder gibi olduğunda aniden çantayı bedenine doğru hızlıca çekti. Adımları hızlanmaya başladığı an anımsadı birkaç saniye içinde ne olacağını. Omzuna aniden biri çarptığında yere düşmemek için kendini tuttuysa da başarılı olamayıp yerde buldu kendini. Bakışlarını ona çarpan bedene çevirdiğinde yüzü korkunç bir hale bürünmüştü. Gün ışığı odasına usulca girerken hızlıca açtı gözlerini. Bir ana sıkışıp kalmıştı. Bu kabusun sebebi ansızın aklına düşüverdi. Peki ya bu kabustan nasıl kurtulacaktı?

                                                       devam edecek

Yorum Gönder

20 Yorumlar

  1. Replik Mühendisi9 Haziran 2020 13:04

    Başarılı bir öykü oluşturmuşsun kurgusuna ve en çok akıcılığına bayıldım.Okurken o kalabalıkta nefes nefese kalma hissini yaşatabildin,bu kolay değildir.Cümlelerdeki düzenin birkaç profesyonel düzeltme ile çok başarılı olacağına eminim.Devamını takip edeceğim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle hissetmene sevindim ☺️ Çok teşekkür ederim

      Sil
  2. Kapkaç mağduriyetini anlattın sanırım Arsel. Ancak yaşayan bilir. Çok güzel dile getirmişsin, tebrik ederim 👍👏👏😊🤚

    YanıtlaSil
  3. ooooo iyiydi bak, kalabalıkta çanta ve kocası, hep aynı an. baksana böyle bir film var, korku, hayaletli ev (haunter) iyi film. nasıl çıkcak bu kabustaaan :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tamam izleyeceğim deep 😄 bir sonraki bölümde göreceğiz nasıl çıkacağını

      Sil
  4. Yaşadığı kabus hikayesinin devamını merak ediyorum ..., bağlantının hikayesini dört gözle bekleyeceğim.
    Endonezya selamlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşgeldin! :) bir sonraki bölümde göreceğiz neler olacağını, teşekkür ederim:))

      Sil
  5. Anlatımın öyle güzel ki daha ilk cümleden içine çekti. Devamında neler gelecek merak ediyorum. Kalemine sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu güzel yoruma çok teşekkür ederim ☺️🌸

      Sil
  6. Çok hoş bir yazı olmuş. Devamınında bekliyorum :)

    YanıtlaSil
  7. the king bugün bitti. izlee. en sevdiğim kore dizisi olduuu :)

    YanıtlaSil
  8. Böyle bir film var, çok güzek sevdim:)

    YanıtlaSil
  9. Blogumda sana iki tavsiye var; beklerim.

    YanıtlaSil