Hayatımdaki önemli insanlara bir gün onların hayatlarından çıkabileceğimi, yeni yollara gidebileceğimi çoğu zaman hatırlatırım çünkü kimse bir yere sonsuza kadar ait olamaz, bir gün göçmemiz gerekir, bu göçme eylemi bazen taşınma bazen ölüm bazen de ilişkisel olarak bağlantıyı bitirmek olabilir. Dünyada sonsuza kadar kalamayacağımızı biliyorsak neden birini uzun süre hayatımızda tutmaya çalışırız ki? Bunu birkaç dakika düşünmeni istiyorum. Bu düşünceyi ara sıra onlara hatırlatmamın sebebi de ben olmadığımda da hayatlarına devam edebilmelerine zemin hazırlamak, yardımcı olmak.
Hayatınızdan birden ve sebepsiz yere çıkan insanların ardından
ne kadar üzüldüğünüzün farkında mısınız? Peki bu üzülme hali elinizde mi , evet
elinizde. Her zaman ve nerede olursanız olun sadece kendinize ihtiyacınız
olduğunu ve kimseye bağlanmamayı öğrendiğinizde hayatınızdan aniden çıkan
insanlar için üzülmeyeceksiniz. İnsanları sevmeyin, bağlanmayın demiyorum sadece
gereğinden fazla onlara bağımlı kalmayın demeye çalışıyorum. Bu çok
bağlandığınız kişi sevgiliniz olabilir, en yakın arkadaşınız olabilir ya da
kediniz olabilir bu sana kalmış sevgili
okuyucu. Hepimizin yolcuğu özel ve
farklı, bir gün yollarımız ayrılırsa üzülmeyeceğimizi , üzülürsek de kısa süreceğini öğrenmeliyiz. Böyle daha
mutlu olabileceğinize ve benlik saygınızı hiç kaybetmeyeceğinizi umuyorum. Sen
özelsin, değerlisin gibi sıradanlaşmış
kavramları söylemeyeceğim sana ancak kendine iyi bakmanı hatırlatmak istiyorum.
Bu hayata bir kez geliyoruz bu da yaşamak için bir şansımız olduğu anlamına gelir sevgili okuyucu. Uzun bir yol var önünde bu yolda yürürken ruhunun ve bedeninin zarar görüp görmeyeceği de senin elinde. Sen hangisini seçersen hayatın küçük bir su sızıntısının yolunu bulup büyük sulara karışması gibi akmaya devam edecek.
Kendine çok iyi bak !
Sevgi ile kal.
29 Yorumlar
ne kadar doğru söylemişsin insanlara durumlara hatta eşyalara bile bağımlı olabiliyoruz ve bu çok tehlikeli.. çünkü farkında olmadan tutsak oluyoruz..herkes herkesin birgün gidebileceğini bilmeli..
YanıtlaSilkesinlikle öyle :) çok teşekkür ederim
Silhayatı güzel yaşamak bizim elimizde
YanıtlaSilkatılıyorum :)
SilÇok haklısınız. Yazınızla anladım ki insanlara gerçekten fazla bağlanıyorum. Bu beni düşündürdü. Söylediklerinize kesinlikle katılıyorum. Teşekkür ederim 🌸
YanıtlaSilbazen elimizde olmadan bazense bilerek bağlanıyoruz bir şeylere :) insanız ama dikkat etmek de gerekiyor bazı durumlarda. teşekkür ederim :)
SilArselciğim kesinlikle katılıyorum. Bağlanmak ile bağımlılık arasında ince bir çizgi var. Onu geçmemek lâzım. Tabii ki, sevdiklerimize bağlanacağız, özellikle anne, baba, evlat, kardeşler. Ama bir de daha uzak olması gerekenler var komşular mesela. Bazen bir komşuya veya bir arkadaşa, tanıdığa gereğinden fazla bağlanıyoruz, onsuz yapamıyoruz, halbuki bir de bakıyoruz ki, onun için hiç de o kadar önemli, değerli değilmişiz. Kim dost, kim düşman bunları bile bazen insan ayırt edemiyor. Sonradan üzülmemek için dikkatli olmakta fayda var:) Eline sağlık. Sevgiler.
YanıtlaSilkendi hayatınızdan örnek vermeniz çok değerliydi, teşekkür ederim :). herkese karşı dikkatli olmalıyız evet.
Sil
YanıtlaSilÇok doğru söylüyorsun Arsel. Karşı tarafın bağımlı olma haline maruz kaldığında da tuhaf, nahoş şeyler olabiliyor. Hayatı, ilişkileri bir denge esasına göre yürütmekte, kendine yetebilmekte fayda var.
kesinlikle öyle :) teşekkür ederim
SilGünün en anlamlı yazısı. Eline sağlık :)
YanıtlaSilçok teşekkür ederim :)
Silduyguları, mantığından daha ağır basanlar için bazı şeyler "elde" olmayabiliyor. bi' çaresizlik içinde geri döndürme çabası, giden kişiye adanmış yoğun bi' hüzün uzunca bi süre. kendinde birtakım olumlu gelişmeler yaşadıkça bu hüzün durumunu aşabiliyorsun hatta anlamsız bir mutluluk da beraberinde geliyor fakat bu eşiğe ulaşabilmek de pek kolay olmuyor.
YanıtlaSilkeşke mantıkla duygular dengede kalabilse, öylesi bi' hayat daha kolay olurdu gibime geliyor. hoş, günün sonunda yol "sadece kendine iyi bak" önerisine çıkıyor :)
anlamsız da bi yorum oldu ya bu, bişey anlatıyo gibi aslında ama saçmalıyo gibi de
günün sonunda sadece kendine iyi bak önerime çıktıysa buna çok sevindim açıkcası :) anlamsız değildi, bu içten yazılmış yoruma teşekkür ederim.
Silbazen bir şeyleri yaşayarak öğreniyoruz ama bu öğrenme kalıcı oluyor inan bana :) çok teşekkür ederim. sevgiler.
YanıtlaSilsevgi, bağlılık, bağımlılık, hepsi değişik kavramlar de mi yaa, alttaki foto var ya, kipat okuyan, tam sen işte :)
YanıtlaSilyorumun beni güldürdü deep, bana benzettiğin için de teşekkür ederim :))
SilNe kadar da doğru söylemişsin, senin dediğin gibi bu hayata bir kez geliyoruz... Hayat bir gün o da bu gün..
YanıtlaSilkesinlikle öyle, anı yaşamak tam olarak bu aslında bir bakıma :) teşekkür ederim
SilBu güzel yazı için teşekkürler.. Çok kıymetli..
YanıtlaSilben teşekkür ederim :))
SilKesinlikle sana katılıyorum, kimse kimseye sonsuza kadar ait değil. :) Emeğine sağlık :)
YanıtlaSilaynı düşüncede olmamız beni mutlu etti :) teşekkür ederim
SilBulunduğumuz konum, kişiler iyi gelmiyorsa en güzeli tabii, yapabilene...
YanıtlaSilkesinlikle, teşekkür ederim :)
SilHerkese benzetme olarak bir bardak gibi muamele edilecek olursa dudak payı unutulmamalı fazla doldurulup taşırılmamalıdır. Fazla verilen değer taşmış bir bardak gibidir, herkese sıkıntı verir, etrafı berbat eder. Kaleminize sağlık, keyifle okudum.
YanıtlaSilbu güzel yoruma çok teşekkür ederim :))
SilYine romantik bir yazı mı, deyip okumaya başladım ve okudukça hoş buldum. Gurbette olduğum yıllarda yola kendim çıksam da yolda tanıştığım kişilere o kadar bağlanmıştım ki onlarsız hiç olacağımı dahi düşünmeye başlamıştım. Onları kaybetmemek adına hep tavizler veriyordum. Sonra olacak olan oldu ve beraber gömüleceğiz dediklerim benden ayrıldı ama ne buldum. Özgürlük. Onların gitmeleri sevindirici olmasa da hayatı öğrendim ve ihtiyacım olanın kendimden başkası olmadığını gördüm.
YanıtlaSilmerhaba , bağımlı olduğumuz kişilerden ya da başka faktörlerden uzaklaşmayı başarabildiğimizde asıl kimliğimize ulaşıyoruz :) yorumun için teşekkür ederim.
Sil